Mutlu giden bir evliliği, hiç kimse boşanmayla sonlandırmak istemez. Taraflardan biri ya da her ikisi için evlilik hayatı artık çekilmez bir hal aldıysa, boşanmadan daha iyi bir alternatif görülmüyorsa boşanma yolu seçilir. Yani, kötü bir durumdan daha iyi hissedeceğimizi düşündüğümüz ortam ve koşullara geçiş yapmak için boşanırız. Boşanmaya karar vermiş veya boşanmış çiftler için de boşanma terapisi söz konusu olabilir.
Evlilik bittikten sonra depresyona girenlerin sayısı çok fazladır ve eşinden ayrıldıktan sonra problem yaşayan kişiler bireysel oryantasyon desteği alabilirler. Boşanma sürecinde, işin içine ayrılmanın yanı sıra, kin, nefret, öfke ve intikam duyguları da karışabiliyor. Her iki tarafın da boşanma isteği olmadığı durumlarda, boşanmak istemeyen tarafta, terk edilme, beğenilmeme gibi durumların yol açtığı özgüvensizlik ve yetersizlik duyguları oluşabiliyor.
Boşanma sürecinde eşlerin nasıl bir tutum sergileyeceği, varsa çocukların velayeti veya nafaka gibi konular, ailelerin boşanma sürecinde oynadığı rol, eşlerin süreçte birbirleriyle iletişim şekli, kişilerin yeni başlayacakları hayatlarına uyum ve adaptasyonlarını da içeren boşanma terapisi, kişinin hayatındaki bu önemli dönüm noktasını sağlıklı bir şekilde atlatması için önemli bir rol oynayacaktır.